İYİ Parti Küme Başkanvekili Erhan Usta, başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği teklifiyle ilgili, “Teklifin taban 510 milletvekiliyle Meclis genel Heyetinden geçme imkanını ellerinin karşıtıyla itmiş oldular. Önergemiz çerçevesinde değişiklik yapılmaması durumunda genel Şurada Olumlu oy kullanmayacağız.” dedi.
Usta, partisinin Antalya Milletvekili ve Anayasa Kurulu Üyesi Feridun Bahşi ile Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Beyaz Parti’nin, 20 yıllık iktidarında kapsamlı anayasa değişiklikleri yaptığını, sistem değişikliğine gittiğini lakin zaruret olarak gördüğü başörtüsüne anayasal teminat konusunda çalışma yapmadığını söyledi.
Düzgün yapılmayan kanun ve anayasa değişikliklerinin, ilerde daha Aka Sıkıntı olarak karşılarına çıktığını Anlatım eden Usta, bunun, Fazla daha kapsamlı çalışmaların yapılması muhtaçlığını doğurduğunu belirtti.
Usta, Beyaz Parti’nin başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği Teklif metninin, imla ve kanun tekniğine Müsait olmayan, nihayet derece eksik, içerisinde düşünceler bulunan bir metin olduğunu savundu.
İYİ Parti olarak Beyaz Parti’nin anayasa değişikliği teklifine bir önergeyle dayanak vermek istediklerini açıkladıklarını anımsatan Usta, şöyle devam etti:
“AK Parti teklifi, ‘dini inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden Dolayı eğitim-öğretim üzere bir kısım hizmetlerden yoksun kalmamasını’ öngörüyor. Bizim değişiklik teklifimiz ise şu; başını örtmesi ya da örtmemesi iç olmak üzere, tercih ettiği kıyafetinden Dolayı kimse birtakım kamusal haklardan yoksun kalmasın istiyoruz. Şu anda başlatılan kampanyaya da bakarsak aslında güya DÜZGÜN Parti bu dini inanç problemine takılmış üzere yahut dini inanç cümlesinin orada geçmesinden rahatsız olduğumuzu Anlatım ediyorlar. Bu Noksan ve yanlış bir bilgilendirmelidir. Biz başörtüsü sorununu dini inanca bağlarsak bundan en Çok dindar beşerler, başını örten beşerler ziyan görür. Artık bir Tane bayan başını örtmüş olacak, ona birisi soracak, ‘Siz bunu dini inancınız nedeniyle mi örtüyorsunuz, Öbür bir nedenle mi örtüyorsunuz?’ Bu türlü bir vesayet oluşturmanın nasıl bir mantığı olabilir? Başını örtüyorsa örtüyordur. Bunun sorgulanmasını istemiyoruz.”
-“Gollük pas sıkıntısı haline dönüştürmek istiyorlar”
Önergelerinin reddedilmesinin birtakım sonuçları olacağını kaydeden Usta, “Bizim bu Fazla haklı olan talebimizin yerine getirilmesi durumunda biz GÜZEL Parti olarak, CHP de bu teminatı verdi, ‘Biz bu unsura Olumlu oy kullanacağız’ dedik. Bunun manası, başörtüsüne yönelik anayasa değişiklik teklifinin taban 510 milletvekiliyle Meclis genel Heyetinden geçme imkanını da ellerinin zıddıyla itmiş oldular.” diye konuştu.
Usta, “Anayasa değişikliği teklifi genel Şuraya geldiğinde ‘hayır’ oyu mu kullanacaksınız?” sorusuna, “Bundan sonraki tavrımızı kendi yetkili kurullarımızla görüşeceğiz fakat bizim önergemiz çerçevesinde bir değişiklik yapılmaması durumunda biz hiçbir halde genel Şurada bununla ilgili Olumlu oy kullanmayacağız.” karşılığını verdi.
Evlilik birliğini tanımlayan Anayasa’nın 41’inci unsurunda de değişiklik yapılmaya çalışıldığını anımsatan Usta, “Anayasamızın 41’inci unsurunda aslında hukuken, Nüfus Kanunu’nda da uygar Kanun’da da Fazla sarih olarak anlaşılabileceği üzere Türkiye’de fakat bir bayan ve bir erkek evlilik birliğini gerçekleştirilebilir. 41’inci hususa baktığımızda bu kararın altının çizildiğini görüyoruz. Bir şeyin altını çizmek için anayasa değişikliği yapılmaz. Toplumsal bu türlü bir talep de yok.” dedi.
CHP DAYANAK VERECEK Mİ?
CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği teklifinin, verdikleri önerge kabul edilmeden kuruldan geçtiğine işaret ederek, bu biçimiyle teklife, TBMM genel Şurasında dayanak vermeyeceklerini bildirdi.
Tezcan, TBMM Anayasa Kurulunun CHP’li üyeleriyle Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Cumhur İttifakı tarafından hazırlanan başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği teklifinin Anayasa Kurulunda görüşüldüğünü anımsattı.
CHP’li Tezcan, “Cumhur İttifakı’nın ve Özellikle Sayın Erdoğan’ın bu sıkıntıyı siyasi istismar problemi olarak sürdürme konusundaki kararlılığını, samimiyetsizliğini gördükten sonra kurul çalışmalarını terk ettik, ÂLÂ Parti ile birlikte.” diye konuştu.
Başörtüsü ve kılık kıyafet özgürlüğüyle ilgili sorunun fiilen çözüldüğünü bildiklerini anlatan Tezcan, bu tahlilde CHP genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun faal takviyesinin bulunduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, nihayet periyotta toplumsal dayanağını Önemli olarak yitirip Cumhur İttifakı’nın iktidardan düşeceği telaşıyla yeni konum aldığını öne süren Tezcan, Erdoğan’ın, kendisiyle gönül bağını koparmış evvelki seçmen kitlesini ikna edebileceği kanısıyla başörtüsünü istismar etme niyetini ortaya koyduğunu sav etti. Tezcan, Erdoğan’ın “Biz iktidarı kaybedersek kazanımlarınızı kaybedersiniz” diye dehşet ve tasa körüklediğini savundu.
Her kesite teminat verecek adım gerektiğini ve bunun üzerine Kılıçdaroğlu’nun attığı adımla kanun teklifinin sunulduğunu belirten Tezcan, “Mesele bir kanun teklifiyle çözülebilecek, kaygılar giderilebilecekken, Beyaz Parti, Cumhur İttifakı, Erdoğan’ın ‘gollük pas’ kelamıyla sıkıntıyı çözmek, telaşları gidermek değil istismar etme konusunda kararlı olduğunu gösterdi.” dedi.
Anayasa değişikliği gerekmemesine Karşın kurula katılarak, GÜZEL Parti ile önerge verdiklerini anımsatan Tezcan, önergeyle, Tüm kısımları garanti altına alacak, başını örtenin de örtmeyenin de hiçbir korku içine düşmeden, itimat içinde hissedeceği düzenleme yapılmasını istediklerini kaydetti. Tezcan, düzenlemenin birleştirici olmasını istediklerini lisana getirdi.
– “Tarihsel fırsat bulunmuştu”
Tezcan, bu teklife Beyaz Parti ve MHP’li komite üyelerinin “hayır” dediğini belirterek, şöyle devam etti:
“Bütün başörtülü kızlarımıza, kardeşlerimize, annelerimize, bacılarımıza şikayet ediyorum. Bu teklife ‘hayır’ dediler. Bu istismarı önleyecek ve TBMM’de Aka bir mutabakatla anayasal garantiye alacak tarihi fırsat bulunmuştu. Bu tarihî fırsat, Cumhur İttifakı’nın siyasi hırsına heba edilmiştir. Bu tarihî fırsat, Cumhur İttifakı’nın, Recep Tayyip Erdoğan’ın, Beyaz Parti’nin ve MHP’nin bu sıkıntıyı siyasi istismar sorunu yapıp önümüzdeki seçimlerin materyali haline getirme hevesine kurban edilmiştir. Sorun, Beyaz Parti açısından, Cumhur İttifakı açısından bu sorunu çözme sorunu değil, istismar etme sıkıntısıdır.”
Konunun “din” tartışması değil “hak” tartışması olduğunu savunan Tezcan, “Kızlarımız, kardeşlerimiz, analarımız, bacılarımız, başını örtmek ya da örtmemek isteyenler, kılık kıyafetine karışılmasını istemeyenler, kıyafetinin siyasetin gereci olmasından rahatsız olan Tüm vatandaşlarımıza sesleniyoruz; teminatınız biziz, korkmayın.” diye konuştu.
Tezcan, teklife bu biçimiyle, TBMM genel Heyetinde takviye vermeyeceklerini bildirdi.
Yorum Yok