Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, tahlil odaklı siyaset izlediklerini, hangi sorunun nasıl çözüleceğini en düzgün bilen partinin CHP olduğunu artık herkesin gördüğünü söyledi.
Vatandaşların, Evvel iktisatta istikrar beklediğini Anlatım eden Kılıçdaroğlu, yarın sabah hangi eserin fiyatının, kaç lira olacağını kimsenin bilmediğini kaydetti.
Kılıçdaroğlu, vatandaşların rahat geçinebilecekleri bir gelire kavuştuğunda, hayatını insan onuruna yakışır halde sürdürmesini beklemesinin en doğal hakkı olduğunu anlattı. Kılıçdaroğlu, maaşlara artırım yapıldığını lakin peynire, soğana, ete daha yüksek artırım geldiğini, mesken kiralarının Fazla yüksek, gençlerin işsiz olduğunu anlattı.
Türkiye’de Çehre binlerce ailenin elektrik, su ve doğal gazının kesik olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, “Bütün vatandaşlarıma Laf veriyorum; geliri olmayan yahut düşük gelirli hiçbir hanenin elektriği, doğal gazı, suyu kesilmeyecek. Aile takviyeleri sigortasıyla hiç kimse kışın ortasında soğukta donmayacak, susuz, elektriksiz kalmayacak. Bu kelamı veriyoruz. İktidar sahipleri veremezler. Zira sarayda su kesilmez, elektrik kesilmez, doğal gaz sorunu çıkmaz.” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, Denizli’de tütün üreticileriyle görüştüğünü aktararak, tütünün kilogram maliyetinin 80 lira olduğunu lakin üreticilerin kilogramını 55 liraya satabildiğini, bu hak kaybının önlenmesi gerektiğini belirtti.
-“En geç 2 Yıl içinde ülkelerine onurlu halde gidecekler”
CHP genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, mülteciler ve sığınmacılardan şikayetlerin olduğuna işaret ederek kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Onları da en geç 2 Yıl içinde davulla zurnayla, kendi Özgür iradeleriyle, kendi ülkelerine göndereceğiz. Hiç kimse bundan korku etmesin. İktidar sahipleri, resmi sayılara nazaran 3 milyon 600 bin yabancının burada kalmasını istiyor. Bu, Türkiye’nin geleceği açısından Fazla Önemli bir sıkıntıdır. Şayet bir beka sorunu diyorsanız asıl beka sorunu budur. Bunlar yarın çoğalacaklar ve bu insanların hiçbirisinin toplumsal güvenliği olmayacak. Ne olacak bu beşerler? Geleceği düşünmeyen bir yönetimin ülkeyi sağlıklı yönetmesi beklenemez. Tüm vatandaşlarıma sesleniyorum; 3 milyon 600 bin Suriyelinin buraya gelişine kim İmkan verdi, kim yanlış siyaset izledi? Şayet şikayet ediyorsan yabancılardan, ‘Benim elimden işimi aldı.’ diyorsan, sandığa gittiğin Vakit orada 6 oku göreceksin, vicdan rahatlığı içinde 6 okun altına mührü basacaksın ve göreceksin en geç 2 Yıl içinde Tüm göçmenler, Tüm mülteciler kendi ülkelerine onurlu bir formda gidecekler.”
Kılıçdaroğlu, gittiği her vilayette, yanına SMA hastası çocukların ailelerinin gelerek dayanak istediğini anlattı. Türkiye’de 3 bin civarında SMA’lı çocuk bulunduğuna ve yaşamaları için ilaç kullanmaları gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde SMA’lı çocukların tedavi masraflarının SGK tarafından karşılanacağını kaydetti.
– “Cumhuriyetin 100. yılında 100 bin öğretmeni atayacağız”
Kılıçdaroğlu, eğitim sisteminden her ailenin şikayeti olduğunu, gittikleri her yerde bunların kendisine iletildiğini söyledi.
Denizli’de Nakil bekleyen bir kişinin, “Cumhuriyet’in 100. yılında 100 bin Muallim alabilecek misiniz?” diye sorduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Ona Laf verdim. Cumhuriyet’in 100. yılında 100 bin öğretmeni atayacağız. Yalnızca 100 bin değil, gerisinden köy okullarını açtıktan sonra 100 Muallim daha atayacağız.” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, okullarda beslenme işini de devletin çözeceğini, çocukların beslenme çantası taşımayacağını, kantincilerle işbirliği halinde bunun yapılacağını aktardı.
Ücretli, kontratlı, takımlı ayrımı yapılmayacağını, Tüm öğretmenlerin takımlı olacağını Anlatım eden Kılıçdaroğlu, devlete olan itimadı tekrar sağlamak için liyakate nazaran devinim edeceklerini belirtti.
Kılıçdaroğlu, valilerin, kaymakamların sarayın değil devletin memuru olacağını lisana getirerek “Devletin memuru olduğu Vakit başımızın üstünde yeri var. Sarayın memurlarını devlet memurlarından ayıracağız. Onların yeri devlet memurluğu olmayacak. Liyakat derken rüşvet Meydan büyükelçileri de çağıracağız buraya. Rüşvet Meydan adamdan büyükelçi mi olur? Onları da çağıracağız.” diye konuştu.
Borsanın tam bir soygun tertibine dönüştüğünü öne süren Kılıçdaroğlu, Ufak tasarruf sahiplerini koruyacaklarını, borsayı yine inşa edeceklerini ve kurumlara duyulan inancı arttıracaklarını söyledi.
Kılıçdaroğlu, tüyü bitmemiş yetimin hakkı yendiğinde sessiz kalmayacaklarını, vatandaştan toplanan her kuruşun hesabını vatandaşa vereceklerini lisana getirdi.
– “İktidarımızda yolsuzluklar tarihe karışacak”
Kılıçdaroğlu, yolsuzlukları önleyeceklerini, bunun için de TBMM’de Kesin Hesap Kurulu kurulmasına öncülük edeceklerini, kurul liderinin anne muhalefetten olacağını Anlatım ederek “Bizim iktidarımızda yolsuzluklar tarihe karışacak. Artık her kuruşun hesabını vatandaşına veren bir iktidar olacak.” diye konuştu.
Meclis’te kontratlı çalışana takım verilmesiyle ilgili kanun teklifinde eksiklikler bulunduğunu savunan Kılıçdaroğlu, “O eksikliklerle ilgili Fazla sayıda talep geliyor. ÇAYKUR’da mevsimlik personeller var, onlara da takım verilsin. Onların akıllarına gelmez lakin bizim aklımıza gelir. Rizeli kardeşlerime de sesleniyorum. Bir şeyi Rize’de söyledim. Unuttuğumu da sanmasınlar. Ülkeye kaçak çay girişini engelleyeceğim. Yakaladığımız Tüm kaçak çayları Rize meydanında yakacağım.” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, TSK bünyesinde çalışan uzman erbaşlar ve uzman çavuşlara da takım verilmesi gerektiğini vurgulayarak yıllardır çalışıp şeker hastası olduğu için uzmanlıktan çıkarılan bir şahsa devletin Öbür bir vazife verebileceğini söyledi.
KİT kanununda da kontratlı işçi olduğunu, onların da takıma alınması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Araştırma vazifelileri var. Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde ek ders karşılığı çalışan öğretmenler var. Belediye bünyesinde Belde tiyatrolarında çalışan sanatkarlar Mevcut ve sahne gerisinde vazife yapan personeller var. özel bütçeli kuruluşlarda çalışan sözleşmeliler var. Onlara da takım verilmesi lazım. Bunu da gittiğiniz her yerde lütfen anlatın. ‘Biz bu takımın verilmesini istedik, dillendirdik.’ Kabul etmediler ise yalnızca milletvekilleri değil Vilayet liderleri, ilçe liderleri, bayan kolları ve gençlik kollarımızla Türkiye’nin her bölgesinde bunları anlatsınlar. ‘Bunlar vermedi, ümitsizliğe kapılmayın. Biz geleceğiz ve biz o takımların tamamını vereceğiz.’ Devlette ikili standart olmaz.”
– “En Aka karabasan olmaya devam edeceğim”
Uğur Dündar’ın daveti üzerine programına katıldığını anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
Bunun üzerine Evvel kendisiyle konuşmak ve anlaşmak istendiğini anlatan Kılıçdaroğlu, kapıyı yüzlerine kapattığını, bunun üzerine bu bireylerin bir sonraki basamağa geçtiğini söyledi. Kimi medya organlarının da işin içine sokulduğunu lisana getiren Kılıçdaroğlu, kelamlarını şöyle tamamladı:
Şimdi bu kürsüden bu çetelere, bu mafyaya, bu paramiliter yapılara seslenmek istiyorum. Be gafiller, be onursuzlar, be akılsızlar, be müptezeller, be çakallar; siz mi beni korkutacaksınız? Sizin önünüze diz çöküp yaşamaktansa, ayakta ölmeyi tercih ederim. Hodri meydan. Gelin görüşelim. Açıkça söyleyeyim, İlah nasip eder de yaşarsak, hayatınız boyunca görüp göreceğiniz en Aka karabasan olmaya devam edeceğim. Trolleriniz beni yolumdan çeviremez ve durduramaz. Ha şunu da söyleyeyim, Şayet bana bir şey olursa halkıma emanetimdir, o 418 milyar doları siz Tahsil edeceksiniz. Gençlerimizin geleceğidir bu para. Bu ülkenin doğmamış bebeklerinin parasıdır o para, bu ülkenin parasıdır o para. Her kuruşunu Tahsil edeceksiniz, 85 milyona tahsis edeceksiniz o parayı. Benim size vasiyetimdir bu. 418 milyar doları bunlardan alacaksınız.”
Yorum Yok